Volvo Cars’ın baştan ayağa tasarladığı elektrik uyumlu Twin Engine AWD, lüks bir SUV’dan beklenen tüm performansı sunarken, aynı zamanda küçük hibrid otomobillerin bile ulaşamayacağı bir emisyon düzeyine sahip.
Volvo Cars, XC90 T8 Twin Engine AWD’yi tasarlarken ne performanstan ne de verimlilikten taviz vermemeye kararlıydı. Volvo Cars’ın yeni modüler Ölçeklenebilir Ürün Mimarisi (SAP) platformu üzerinde ve başarılı Drive-e güç aktarım konseptiyle ürettiği yüksek performanslı crossover SUV, büyük bir güç (400hp/640Nm birlikte), çok düşük emisyon değerleri (64kg/m) ve yüksek yakıt tasarrufu (2,7l/100km) sağlıyor. Yakıt tasarrufu U.S sürüş döngüsüne göre 60 MPGe.
Volvo Cars Ar-Ge Kıdemli Başkan Yardımcısı Peter Mertens, “XC90 T8 Twin Engine AWD’nin geleceğe uygun olmasını istedik. Bu yüzden doğal olarak Euro6 ve TZEV standartlarıyla uyumlu olmalıydı” diyor “Geçmişte güç ya da düşük CO2 emisyonları arasında tercih yapmak zorundaydınız, şimdi XC90’da ikisine de sahip olabilirsiniz”.
Her ihtiyaca göre bir sürüş modu
XC90, 0’dan100 km’ye 6,1 saniyede çıkıyor ve sürücülerin bir SUV’dan tüm beklentilerini karşılıyor. Güç, XC90 T8 Twin Engine AWD’nin heybesindeki oklardan sadece bir tanesi: Otomobil, sürücüsüne merkez konsoldaki kumanda kolundan ya da dokunmatik ekran üzerinden seçilebilen, performans ve verimlilik taleplerine göre değişen birçok farklı sürüş modu sunuyor:
Hibrid: Bu otomobilin günlük kullanıma uygun temel modu. Bu modda otomobil en verimli yakıt tüketimini sağlayabilmek için, 2 litrelik ve 4 silindirli Drive-e motor ile elektrikli motor arasında geçiş yapıyor.
Tam elektrik: Bu modda, yüksek voltajlı akü tam şarj konumunda iken, elektrikli motor, otomobilin ana güç kaynağı olarak çalışıyor ve geniş motoru arka aks üzerinden besliyor. XC90 T8 Twin Engine AWD sadece elektrik kullanarak 40 km’nin üzerinde menzie ulaşıyor, bu birçok insanın günlük kullanımına denk geliyor. Bu mod, yenileyici fren sistemi sayesinde dur-kalk trafikte ve şehir içinde çok verimli oluyor. Eğer daha fazla güç gerekirse sürücü gaz pedalını kullanarak Drive-e yanmalı motoru anında devreye sokabiliyor.
Güç Modu: Sürücü bu modda hem yanmalı motorun hem de elektrikli motorun ortak performansını kullanıyor. SUV, kalkışta elektrikli motorun üstün tepkime süresinden ve anlık çekiş eğrisinden faydalanırken, hızlandıkça yanmalı motor devreye giriyor. Bu kombinasyon, tıpkı geniş silindir hacmine sahip V8 motorlar gibi, düşük devirlerde daha iyi çekiş sağlıyor.
AWD: Bu mod sürekli dört çekiş imkânı sunuyor. Dört çekişin manuel olarak seçilebilmesi özelliği sürücüye enerjiyi ihtiyaç halinde kullanma ya da daha sonraya saklama şansı sunuyor.
Saklama: Eğer akü şarjda ise bu mod sürücüye akü düzeyini dondurma ve ileride sadece “Tam Elektrik” modunda kullanma fırsatı sunuyor. Diğer taraftan eğer akü boşalmışsa yanmalı motor ile belirli bir seviyeye kadar getirilebiliyor ve daha sonra “Tam Elektrik” modu kullanılabiliyor.
Kabuğun altında
XC90 T8 Twin Engine AWD motorun birçok özelliği özellikle hibrid teknolojler için optimize edildi. İşte sistemin ana bileşenleri:
Drive-e Motor
4 silindirli Drive-e motorun özel olarak modifiye edilmiş versiyonu kaputun altında yer alıyor. Daha verimli bir güç sağlayabilmesi amacıyla supercharger ve turbocharger ile gücü artırılmış XC90 T8 Twin Engine AWD, toplamda 318hp’lik bir güç ve 400Nm çekiş sağlıyor.
Otomatik vites kutusu
8 ileri otomatik vites yine hibrid için özel olarak uyarlanmış: elektrikli-kontrol-teknolojisi sürücülerin geçişleri elektrikle kontrol etmesini sağlıyor. (Daha lüks bir dokunuş için vites kolu el yapımı İsveç kristalinden üretildi.) Daha büyük bir yağ pompası, hem elektrikli sürüş sırasında ihtiyaç duyulan yağlanmayı sağlıyor hem de elektrikliden yanmalı motora geçişte daha hızlı basınç oluşturuyor.
CISG
Krank mili monte edilmiş başlama jeneratörü (CISG), motor ve vites kolu arasında yer alıyor ve üç önemli işlemi bulunuyor: İlk olarak 34kW’lık bir bu başlama motoru sayesinde otomobil tam elektrikli sürüşten yanmalı sürüşe rahatlıkla geçebiliyor. Böylece sürücüler elektrikli motorla benzinli motoru tek bir motor olarak hissediyorlar. İkinci olarak, otomobilin tüm elektriğini üreten güçlü bir elektrik jeneratörü görevi üstleniyor (örneğin 4 tekerden çekiş modunda). Son olarak ise supercharger ve turbocharger ile birlikte çalışarak gerektiğinde 50Nm’lik ek bir çekiş üreten, elektrikli bir motor destekleyicisi olarak görev yapıyor.
Akü
65kW’lık güç sağlayan yüksek voltajlı (270-400V) akü Volvo’nun XC90 T8 Twin Engine AWD’deki başarısının mükemmel bir örneği. Diğer otomobil üreticileri aküyü lüks ve geniş iç hacimden feragat etmeden otomobilin içerisine sığdıramazken, Volvo Cars bunu aküleri otomobilin tüneline yerleştirerek başarıyor. Bu durumun çeşitli avantajları bulunuyor. Örneğin akü otomobilin iç hacmini etkilemiyor. Bu üç sıra koltuk için yeterince yer -yolcular ve bagajlar için ferah bir alan olduğu anlamına geliyor. Ayrıca akü yerleşimi SUV’a daha aşağıda ve daha merkezi bir ağırlık dağılım merkezi sunuyor, bu da XC90 T8 Twin Engine AWD için daha kolay ve daha güvenli bir sürüş anlamına geliyor.
Arka Elektrik Motoru
82hp (60kW) güç ve 240Nm çekiş sunan geniş elektrik motor arka aksın üzerinde yer alıyor ve arka tekerlekleri elektrikle döndürüyor. Arkada yer alması önemli, çünkü böylece dur-kalk trafikte avantajlı olan geniş bir motor kullanmak mümkün. Bu konumlandırma ayrıca 4 çekişi de daha verimli kılıyor, çünkü böylelikle her aksın kendi güç kaynağı olmuş oluyor.
İki aşamalı fren sistem
XC90 T8 Twin Engine AWD kısmen elektrikli fren teknolojisini kullanıyor ve böylelikle enerji ya aküleri şarj etmek, ya da anlık kullanmak için otomobile geri kazandırılıyor. Sistem ayrıca yeniden üretilen enerjinin miktarını kontrol eden eşsiz bir dengeleme fonksiyonuna sahip.
Eşsiz soğutma ve ısıtma sistemi
Eşsiz soğutma sistemi iki ekstra döngüye sahip: ilki CISG ve arka akstaki elektrik motorunu soğuturken ikincisi aküleri iki farklı şekilde soğutuyor: ya radyatör üzerinden pasif olarak ya da aracın klima sistemine entegre olarak aktif bir şekilde. Aktif sistemin avantajı otomobilin elektriğe bağlıyken önceden soğutulabiliyor olması.
Önden ayarlama
Sürücüler kolaylık ve verimlilik olması açısından, XC90 T8 Twin Engine AWD’nin motor, akü ve kabinini aracın içinden ya da Volvo On Call mobil uygulama sayesinde önceden ayarlayabiliyorlar. Böylece dışarıdaki hava sıcak, nemli ya da dondurucu ne olursa olsun, sürücü içeri girdiğinde otomobil gitmeye hazır oluyor. Önceden ayarlama, otomobil elektriğe bağlıyken de yapılabiliyor, bu durum CO2 açısından yararlı oluyor ve böylelikle akü “Tam Elektrikli Sürüş” modunda maksimum menzile gidebiliyor.
İnovasyon mirası
XC90 T8 Twin Engine AWD, dünyanın ilk lüks elektrikli hibridi olarak Volvo Cars’ın daha konforlu bir sürüş deneyimi, daha temiz bir çevre ve daha güvenli yollar için tasarladığı uzun yenilikler listesinde yerini alıyor.
Volvo Cars, teknoloji harikası XC90 T8 Twin Engine AWD’yi,ikiz hibrid motorlu dünyanın ilk elektrikli SUV’unu sunar.
